2. Ay Bebek Gelişimi
Yer algısı gelişiyor
Bebeğiniz artık daha iyi bir dinleyici. Tanıdık sesler ve diğer sesler arasındaki farkı algılıyor. Diğer seslerin nereden nasıl geldiğini anlamaya çalışıyor. Bebeğinizle sürekli şekilde konuşmanız, konum algısının gelişmesine yardımcı oluyor. Siz konuşurken büyülenmiş bir şekilde ağzınızı izliyor olabilir.
Eşinizi unutmayın
Doğumdan sonraki haftalarda hamilelik dönemi ve doğumun da etkisiyle cinsellik hayatınızdan çıkmış olabilir. Artık bir anne olduğunuz için, cinsellik konusuna uzaklaşmış olabilirsiniz.
Ama hala istekleri ve ihtiyaçları olan bir kadın olduğunuzu unutmayın. Cinsellik için zamanınız, gücünüz ya da ilginiz kalmamış olsa da, eşinize sevginizi göstermenin bir dolu yolunu bulabilirsiniz.
Eşinizle ilişkinizi tazelemek için pratik öneriler
- Ne kadar yorgun ya da stresli olursanız olun, karşılıklı iletişime her zaman açık olun. Hislerinizi, sorunlarınızı, duygu ve düşüncelerinizi birbirinizle paylaşmaktan vazgeçmeyin. Bu süreçte sadece sizin değil, eşinizin de hayatının çok değişmiş olduğunu unutmayın.
- Sorunlar ya da yolunda gitmeyen şeyler hakkında konuşmak sizi birbirinize daha yakın hissettirecektir. Şikâyetlerinizden bahsederken, suçlayıcı ifadeler kullanmayın.
- Muhabbet edemeyecek kadar yorgun ve stresliyseniz, gülmek de ağlamak kadar rahatlatıcı olacaktır. Hatalarınızla birlikte dalga geçip eğlenin.
- Bebeğinizi güvenilir bir akrabanıza ya da bakıcınıza bırakın ve kendinize baş başa bir randevu ayarlayın. Bir film izleyin, akşam yemeği ya da tatlı yemek için dışarı çıkın. Birlikte yapmaktan hoşlandığınız ve keyif alabileceğiniz bir şeyler planlayın. Yalnızca birkaç saatlik uzaklaşma bile deşarj olmanıza yetecektir.
- Bu yorucu haftaların geçici olduğunu hatırlayın.
2 adımda doğum sonrası doktor kontrolleri
1.Doktorunuz neyi bulmaya çalışacak?
Doktorunuz bebeğinizi tartacak, boyunu ölçecek ve doğru oranda geliştiğinden emin olmak için kafasının boyutlarını kontrol edecektir. Bebeğinizin kalbi, ciğerleri, görüşü ve işitmesi kontrol edilecek. Doktor bebeğinizin sağlıklı olduğundan ve gelişiminin doğru ilerlediğinden emin olmak için onu baştan ayağa muayene edecek. İsilik, pişik, ağızda pamukçuk gibi bebeklerde görülen yaygın durumlar incelenecektir.
Emzirme süreci, işe geri dönüş, diğer sağlık ve davranışla ilgili konulardaki sorularınızı doktorunuza sormak için önceden not alın.
2. Doktor hangi soruları soracak?
Doktorunuz bebeğinizin temel ihtiyaçlarını kapsayan sorular soracaktır.
- Bebeğin beslenmesi: Anne sütü alıyor mu, ne sıklıkta?
- Bebeğin boşaltımı: Günlük bağırsak hareketleri ve ıslak bez sayısı, dışkı rengi ve içeriği.
- Bebeğin uykusu: Gecede aralıksız kaç saat, hangi pozisyonda ve nerede uyduğu?
Bebeğin davranışları ve gelişimi: Sesinize, gülümsemenize ve konuşmanıza karşılık veriyor mu? Yüzlere bakıyor mu ve objeleri gözüyle takip ediyor mu? Karnınızın üzerinde vakit geçirirken neler yapıyor?
Kısa uykuculardan mı uzun uykuculardan mı?
Eğer bebeğiniz gece boyu (5-6 saat boyunca) uyuyorsa dünyadaki anneler içinde şanslı azınlıktan biri sizsiniz.
Büyük ihtimalle bebeğiniz 24 saat içinde, 2-4 saatlik periyodlar halinde uyuyacak ve neredeyse 10 saat uyanık olacaktır. Bebeğiniz bir gece kuşu olabilir ya da sabahın köründe uyanabilir, uzun ya da kısa uykucu olabilir. Bu uyku düzeni muhtemelen çocukluğunun geri kalanında da aynı şekilde devam edecektir.
Doğru bakıcıyı bulun
Çocuğunuzun ne şekilde bakılacağı konusunda emin olsanız bile seçeneklerinizi bilmek bu süreçte size çok yardımcı olacaktır.
Doğru bakıcıyı bulabilmeniz için öneriler
- Bebeğiniz için doğru olacak kreş ve ya bakıcıyı ararken tavsiye almak için diğer ebeveynlere danışın ve araştırma yapın.
- Mümkün olduğunca fazla yer gezin ve her bir kurumda günün farklı saatlerinde uzun zamanlar geçirmeye çalışın.
- Farklı imkânlar hakkında bilgi sahibi olmak için çalışanlarla, yöneticilerle ve diğer ebeveynlerle konuşun.
- Çalışanların bebeğinizle nasıl iletişime kurduğunu gözlemleyin.
- Bakıcınızı bulduğunuzda deneme yapın ve siz ev işleriyle uğraşırken birkaç saatliğine bebeğinizle nasıl vakit geçirdiğini gözlemleyin. Çeşitli çocuk bakım seçeneklerinin olumlu, olumsuz yönlerini ve maliyetlerini araştırın.
3 adımda Reflü
1. Reflü nedir?
Yiyecek ve asitlerin mideden yemek borusuna geri hareket etmesine reflü denir. Bütün bebeklerde reflü görülmesi normaldir. Beslendikten sonra bir miktar sütü geri çıkarırlar ya da kusarlar. Fakat bebeğiniz sütün büyük miktarını gün içinde çıkarıyorsa veya birkaç kereden fazla kusuyorsa reflü problemi olabilir.
Reflü uzun süreli huysuzluk ve yemek yerken acı hissedilmesiyle bağdaştırılabilir. Bu hastalığı geçiren ciddi vakalarda bebeklerde öğürme, öksürük ve yeterince kilo alamamaları gözlenir. Bebeğinizin yaşadığı tüm semptomları doktorunuza söylediğinizden emin olun.
2. Reflüye ne sebep olur?
Ana sebebi zayıf bir yemek borusu sfinkteridir. Sfinkteri boğazla mideyi birbirine bağlayan ve vana görevi gören kastır. Bazı bebekler daha gevşek ve alçak yemek borusu sfinkteriyle doğar. Bu nedenle besinler ait oldukları yer olan midede kalamazlar. Bunun yanı sıra çok fazla hava yutulması ve beslenmeleri de Reflü oluşmasına katkıda bulunur.
3. Reflü nasıl tedavi edilir?
- Bebeğinizin midesinin fazla dolmasını engellemek amacıyla daha sık ve daha az miktarda beslemeniz; önerilebilir.
- Bebeğinizi beslerken ve besledikten sonra başı 30 derece yukarıda olacak şekilde yarı yatay olarak tutmanız sütün geri gelmesinin engellenmesine yardımcı olur.
- Bebeğinizin sık sık gaz çıkarması da reflü semptomlarını azaltır. Doktoru asitliği önleyen bir ilacın günlük kullanılmasını tavsiye edebilir. Fakat siz doktoruna danışmadan herhangi bir ilaç vermemelisiniz.
- İlerleyen safhalarda doktorunuz yemek borusuna asitliği ölçmek amacıyla bir ph ölçüm sondası takılmasını önerebilir. Reflünün değerlendirilmesinde x-ray ve endoskopi de (Bebeğin midesine tüpün içinde bulunan bir kamera salınarak bölgenin incelenmesi) kullanılabilir.
- Vakaların çoğunda, bebeğin ilk yaşını doldurmasıyla yemek borusundaki kas güçlenir ve problem ortadan kalkar. İlk 6 ayda bebeğinizin ana besin ihtiyacı anne sütüdür.Anne sütü ile beslenmenin mümkün olmadığı durumlarda mutlaka doktorunuza danışınız.
Bırakın hareket etsin
Bebeğinizin hareketleri daha koordine olmaya başladı. Düzensiz kol ve bacak hareketleri yerini daha yumuşak hareketlere bıraktı.
Bebeğinize esnemesi ve kol ve bacaklarını hareket ettirmesi için yeterli alan verin. Yere bir battaniye serin ve istediği gibi hareket etmesine izin verin. Bu hareketler bebeğinizin güçlenmesine ve gelişmekte olan kaslarını düzenlemesine yardımcı olur.
Doğum kontrolü hakkında düşünme zamanı
Periyodunuzdan önce yumurtlayacağınız için tekrar üreyebileceğinize dair bir uyarı ya da belirti görmeyeceksiniz. Bu sebeple cinsel hayatınız başlar başlamaz hangi doğum kontrolü yöntemini kullanacağınıza karar vermeniz gerekir.
Hamilelik sonrası doğum kontrol yöntemleri ile ilgili öneriler
- Doğum kontrol yönteminizi seçerken bıraktığınız yönteme geri dönmeniz gerekmez. Eğer diyafram kullandıysanız doğumdan sonra ölçü değiştiğinden tekrar ölçüm yapılması gerekecektir.
- Eğer doğumdan önce hormonel bir doğum kontrol yöntemi kullandıysanız şuan emzirdiğiniz için başka bir yönteme ihtiyacınız olacaktır.
- Eğer önünüzdeki beş-on sene içinde tekrar hamile kalmak istemediğinizden eminseniz, spiral taktırmayı düşünebilirsiniz.
- Prezervatif kullanmak emzirmeyi etkilemediği için yeni doğum yapmış anneler için iyi bir seçim olabilir. Ayrıca günde bir kez kullanılan haplara göre hatırlaması daha kolaydır.
3 adımda bebeğinizin doktorunu arama nedenleri
1. Bebeğimin ne olursa doktoru aramalıyım?
Küçük bebeğinizin vücut sıcaklığında değişim, iştah kaybı ya da sürekli çıkarması, yüksek ateş, anormal bağırsak hareketleri, geçmeyen leke, kızarıklık, kaşıntı, göz ve ya kulak akıntısı, uzun süren alışılmadık ağlama gibi semptomları görülüyorsa doktorunuzu aramanız gerekir.
Bunlardan herhangi biri şiddetine, sürecine ve ek semptomlarına göre, önemli bir hastalığın belirtisi olabilir. Bebeğiniz nefes almakta güçlük çekerse veya nöbet geçirirse, derhal tıbbi destek almanız gerekir.
2.Ateşi çıkarsa hangi noktada aramalıyım?
Bebeğinizin genel durumu, ortaya çıkan diğer semptomlar genelde termometreden daha iyi belirleyicilerdir. Ateş başlı başına bir hastalık değil ve vücudun enfeksiyona karşı savaştığını gösteren bir donedir. Yani aslında iyi bir şeydir.
Vücut sıcaklığı gün içinde farklılıklar gösterebilir (Sabah düşük, öğleden sonra ve akşam yüksek). Amerikan Pediatri Akademisi rektal ölçümle 38 derece ve üstünü yüksek ateş olarak belirlemiştir. Doktorlar bebeklerde bu dereceden daha yüksek ateş belirlendiğinde aranması gerektiğini belirtir.
Sıcaklık ölçüldüğü yere göre değişiklik gösterdiğinden dolayı doktora bildirirken nereden ölçtüğünüzü de söylemeniz gerekir (Rektal, koltuk altı, kulak ya da alın). Bunun yanı sıra doktorunuza, bebeğinize ateş düşürücü verip vermediğinizi de belirtmeniz gerekir.
3. Hangi bilgileri vermek için hazırlıklı olmalıyım?
Doktoru aramanız gerektiğinde sakin olun ve semptomları mümkün olduğunca detaylı açıklayın.
- Ne zaman başladığını, ne kadar zamandır devam ettiğini ve alışılmadık durumları (Diş çıkarma, seyahat gibi) açıklayın.
- Bebeğinizin çevresinde yakınlarda hastalanmış biri varsa, bunu bildirin.
- Aramadan önce bebeğin ateşini ölçün.
- Bebeğinizin kullandığı ilaçları belirtin ve belirli bir sağlık sorunu varsa hatırlatın. Sağlık çalışanları her gün birçok vaka gördüğünden çocuğunuzun sağlık geçmişini hatırlamayacaktır.
Ona bol bol kitap okuyun
Bebeğinize bir şeyler okumak daha çok küçük olsa bile faydalı olacaktır. Sizin okumanızı duymak, konuşulan dilin ritmi açısından bebeğinizin kulak gelişimine yardımcı olur. Ses tonunu değiştirmeniz, aksan kullanmanız ve şarkı söylemeniz aranızdaki bağı daha da ilginç kılacaktır.
Eğer siz okurken bebeğiniz başka taraflara bakıyorsa ve ilgisini kaybediyorsa başka bir şey yapın ve dinlenmesi için ona zaman verin. Bebeğin tepkilerini ipucu olarak kullanın.
Bebeğinize okumak için bir sürü güzel kitap bulabilirsiniz. Büyük parlak resimleri olan basit yazılı hatta yazısız öyküler anlatabileceğiniz kitapları seçin. Bu noktada yaş belirlemelerine bağlı kalmak zorunda değilsiniz. Büyük çocuklar için tasarlanmış kitaplar bile belirgin, parlak renkli görselleriyle bebeğiniz için ilgi çekici olabilir.
Annelik hislerinize güvenin
Bir bebek sahibi olduğunuzda dünya üzerindeki herkes sizinle fikrini paylaşmak isteyecektir: “Bir kazak giymesi gerekmez mi?”, “Katı gıdayla beslemezsen iyi gelişmez ve güçlenmez.”… Tavsiyeler doğru da yanlış da olsa yapılıyor olması canınızı sıkacaktır.
Öncelikle duyduğunuz her şeyi ciddiye almayın. En iyisi olduğunu düşündüğünüz şeyi yapın. Tavsiyelerin genellikle iyi niyetle yapıldığının farkına varın.
Bazen yalnızca bir şey söylemiş olmak için “Faydalı” yorumlar yaparlar. Cevap olarak “İlgin için teşekkür ederim.”, “Bunu düşüneceğim.” gibi yorumsuz cümleler kurun. Besleme ve uyku hakkında kendi fikirleri olan büyükanne-babalarla başa çıkmanın en iyi yolu : “Teşekkürler anne. Doktorun söylediği şeyleri yapmak istiyorum.” demek olacaktır.
3 adımda bebeğinizin kafa yapısı, şekli ve saçları
1. Bebeğimin kafasında bir düzlük oluşursa ne yapmalıyım?
Eğer bebeğinizin kafasında düz bir alan oluştuysa bu çok uzun süreler aynı pozisyonda uyumasından kaynaklanmıştır.
Bebekler yumuşak, esnek bir kafatasıyla doğarlar. Her gece sırtüstü uyurlarsa kafalarında yatağın baskı yaptığı yerde düzleşme meydana gelir. Bu durum birçok bebekte emeklemeye ve oturmaya başladığında geçer.
Fakat emin olmak için bir çocuk beyin cerrahına veya kafa ve yüz uzmanına danışmakta fayda vardır.
2. Bebeğimin saçları dökülüyorsa ya da kel bir bölgesi varsa ne yapmalıyım?
Bebeklerde kellik genelde aynı pozisyonda uyumasından kaynaklanır ve önemli bir sağlık sorunu değildir. Başlarını aynı pozisyonda tutan bebekler, o kısmı yatağa sürterler ya da beşiğe vururlar. Bu yüzden saç kaybı yaşanabilir. Bu durum bebeğiniz büyüyüp alışkanlıkları değiştiğinde sona erecektir.
Bebekler genelde çok saçlı doğarlar fakat hormon seviyelerinin düşmesiyle saçları dökülür. 6 aydan daha küçük bir bebeğin saçkıran olması ya da Otoimmun sistem rahatsızlığı yüzünden saçının dökülmesi çok nadir rastlanan bir durumdur.
3. Bebeğimin saçları ne zaman uzayacak?
Bunu tahmin etmesi zordur. Bebeklerin çoğunun saçları ilk yaşlarından önce iki farklı mahsul şeklinde uzar. Fakat ne zaman döküleceği ve tekrar uzayacağı bilinmez.
Bazı bebeklerde eskiler dökülür dökülmez yerine yenisi uzar, bazılarında bu daha uzun sürer. Yeni çıkacak saçların rengi ve dokusu yeni doğduğunda sahip olduklarından tamamen farklı olabilir.