Hamilelik sürecinde en çok düşünülen şeylerden biri bebek isimleridir. Siz de bebeğinize koyacağınız isim konusunda hala kararsızsanız, önerilerimize kulak verin.
Kız Bebek İsimleri / Erkek Bebek İsimleri
A
- AÇANGÜL Açılan gül çiçeği
- AÇILAY Ay’ın şekilleri, yansıması
- ADAL Ün kazan
- AFET Ortalığı birbirine katacak kadar güzel kadın
- AĞÇA Temiz, saf
- AHENK Uyum
- AHSEN Çok güzel, olağanüstü güzel
- AHU Ceylan, karaca
- AHUSE Coşkulu güzellik
- AJLAN Hızlı, çabuk, telaşlı
- AKASYA Güzel kokulu bir süs bitkisi
- AKEL Eli uğurlu anlamında
- AKGÜN Parlak gün, uğurlu gün, ışıklı gün
- AKSU Anadolu’da değişik boylarda bir çok akarsuyun adı
- AKŞİN Beyaz tenli kadın
- AKTAN Ak renkli tan; Kutlu tan, uğurlu tan
- ALA Ela karışık renkli, alaca; Benekli; Tam olgunlaşmamış, yarı olmuş
- ALÇİN Kızıl renkli küçük bir kuş
- ALEDA Nazlı, kaprisli
- ALEV Yanan cisimlerin görüntüsünü tarif etmek için kullanılan bir kelime
- ALEYNA Bizim üzerimize olsun
- ALGIN Birine gönül vermiş, vurgun, tutkun
B
- BADE Aşk, kutsal sevgi
- BAHA Değerli, kıymeti çok
- BAHAR Yazla kış arasında olan mevsim
- BALA Yavru çocuk
- BALCA Bal gibi, bala benzer
- BALIN Yar, sevgili
- BALKIN Pırıldayan, parlak
- BALKIZ Bal kadar tatlı kız
- BANU Prenses; Hanımefendi
- BAŞAK Arpa çavdar gibi ekinlerin tanelerini taşıyan baş kısmı
- BEDİZ Resim, tasvir, süs, bezek
- BEGÜM Hanım; Timuroğulları’ndan gelen prenses
- BEHİN İyinin iyisi
- BELDE Memleket, şehir, kasaba
- BELEMİR Peygamber çiçeği olarak biliniyor.Açtığı kokusunun dağilmasıyla anlaşılan gizli çiçek anlamında
- BELEN Bel, geçit; İki dağ arasından geçen yol
C
- CANA “Can”ın – e hali
- CANAN Gönülden sevilmiş, yar
- CANDAN İçten, gönülden
- CANDAŞ Candan, değerli dost
- CANEDA İçten, sevimli kişi
- CANFEZA Müzikte bileşik bir makam
- CANKIZ Sevilen, sevimli, şirin kız
- CANKUT Sevimli, cana yakın
- CANSU Yaşam veren su
- CEMRE Ateş parçası, kor; Şubat ayında bir hafta arayla hava, su ve toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi
- CEREN Çok hızlı koşan, gözlerinin güzelliğiyle ünlü, ince bacaklı, zarif hayvan; ceylan
- CEVZA İkizler burcunun eski adı
- CEYDA İnce-uzun boyunlu ve güzel
Ç
- ÇEVREN Gökyüzünün yerle bitişik gibi görünen kenarları, ufuk
- ÇİÇEK Bir bitkinin değişik renklerle bezenmiş kokulu bölümü
- ÇİĞDEM Akdeniz çevresinde yetişen çok renkli kır bitkisi
- ÇIĞLIK İnce ve keskin bağırış
- ÇİLER Şarkılar söyleyen, şakıyan
- ÇİSE(M) Hafif yağan yağmur(um)
- ÇİSİL İnce ince yağan yağmur
- ÇOLPAN Çoban yıldızı
D
- DALGA Hareketli su kütlesi; Denizin rüzgarlı havada kabarıp kıyıya sürüklenmesi
- DAMLA Yağmur ya da bir sıvının çok küçük yuvarlak biçimli parçası
- DEFNE Yaprakları güzel kokulu, yaz-kış yeşil olan bir bitki
- DEMET Çiçek bağlamı, deste
- DEMRE Noel Baba’nın doğduğu sanılan tarihi yer
- DENİZ Yeryüzünün çoğunu örten engin su
- DEREN Toplayan, düzenleyen, pekiştiren
- DERİN Sığ olmayan
- DERYA Büyük deniz anlamında
- DESEN Çiçek, çizgi gibi süs şekilleri
- DESTEGÜL Mevlevi dervişlerinin giydiği ince kumaştan yelek
- DEVİN Hareket, kımıldanış
- DEVRİM Yerleşik toplumsal düzeni, köklü, hızlı ve geniş kapsamlı olarak niteliksel değiştirme ve yeniden biçimlendirme işlemi
- DİCLE Bir nehir adı
- DİDE Göz, göz bebeği
- DİDEM Gözüm gibi sevdiğim, sevgilim
- DİLARA Gönül alan, gönül okşayan.
- DİLAY Gönle ışık saçan, ay kadar güzel
E
- ECE Türdeşleri arasında üstünlüğü yeteneği olan kadın, güzel kadın; Kraliçe
- ECEGÜN Çok güzel bir günde doğan
- ECEM Kraliçem, sevgili kraliçe anlamında
- ECMEL Çok güzel
- EDA Naz, cilve anlamında
- EFSUN Büyü, sihir
- EGE Türkiye’nin batısında yer alan deniz
- ELÇİN Deste, tutam
- ELİF Arap alfabesinin ilk harfi; Anadolu’da kibar, narin yapılı, ince-uzun anlamında kullanılır
- ELVAN Renkler,çeşitler
- EMET Bereket, bolluk
- ENER Dağ eteği
- EREM Cennet
- ERENDİZ Jüpiter gezegeninin adı
- ERKE Enerji, iş başarma gücü; Nazlı
- ESEN Sağlıklı, salim
- ESER Emek sonucu ortaya çıkan ürün, yapıt; Yok olmuş bir nesneden kalan parça
- ESİN Sabah rüzgarı
- ESNA Yüksek, yüce
F
- FİLİZ Tohumdan çıkan sürgün
- FİRUZE Açık mavi renkte, değerli bir süs taşı
- FULYA Nergisgillerden güzel kokulu sarı bir çiçek
- FUNDA Çalı ormanı, çalılık; Püskül, tepelik
- FÜRUZAN Parlayan, parlak
- FÜSUN Büyü
G
- GAMZE 1. Süzgün ve yan bakış. 2. Çenedeki ya da yanaktaki çukurluk.
- GİZEM Aklın erişemediği veya çözülemeyen şey, sır.
- GÖKÇE 1. Güzel, gösterişli, mavi gözlü kimse. 2. Melek.
- GÖRKEM Gösterişli, göz alıcı olma.
- GÜLAY Güllerin açtığı ay.
- GÜLÇİN Gül toplayan, gül devşiren.
H
- HANDE Gülüş, gülme.
- HATİCE Erken doğan kız çocuğu.
- HAYRÜNNİSA Kadınların hayırlısı, uğurlusu.
- HAZAL Kuruyup dökülen ağaç yaprakları
- HÜLYA 1. Tatlı düş. 2. Kuruntu, vehim, hayal.
- HÜMEYRA Kızıllık, pembelik.
I
- ILGAZ 1. Atın dört nala koşması. 2. Hücum, akın. 3. Çankırı ilinin ilçe merkezi. 4. Anadolu’da bir dağ adı.
- ILGIN 1. Serap, belli belirsiz görünme. 2. Gök erimi, ufuk.
- IŞIL Işıldayan, parlayan.
- ITIR Işıldayan, parlayan.
İ
- İCLAL 1. Büyüklük, ululuk. 2. Saygı gösterme, ağırlama, ikram.
- İDİL 1. Volga Nehri’ne Türklerin verdiği isim. 2. Aşkla ilgili olup, köy ve kır yaşayışını anlatan kısa şiir veya yazı. 3. Yun. İçten ve saf aşk.
- İLAYDA Su perisi.
- İLKAY Ayın hilâl durumu, yeni ay.
- İREM 1. Cennete benzetilerek yapılan bahçe. 2. Efsanelerde, masallarda ve edebiyatta adı geçen mutluluk simgesi olan şehir veya bahçe.
- İZGİ İyi, güzel, akıllı; adaletli.
J
- JALE Kırağı, çiy.
- JEYAN Coşmuş, kükremiş, kızgın.
- JULİDE Karmakarışık, dağınık, birbirine girmiş.
K
- KADRİYE Değer, kıymet, onurla ilgili.
- KAYRA Büyük bir kimseden gelen iyilik, ihsan
- KIVANÇ 1. Övünç, iftihar
- KUMRU Güvercinden küçük boz renkli kuş
- KÜBRA En büyük, çok büyük olan.
L
- LEMAN Parlama, parıldama
- LERZAN Titreyen, titrek.
- LEYLA 1. Gece. 2. mec. Saçları gece gibi simsiyah olan (kadın). 3. Arabî ayların son gecesi.
M
- MELTEM Yazın karadan denize doğru esen mevsim rüzgârı.
- MERİÇ Balkan yarımadasının güneydoğu kesiminden geçen akarsu.
- MERVE Mekke`de hacıların yedi kez gidip geldikleri kutsal dağın adı.
- MİNA 1. Şarap şişesi. 2. Mine. 3. Gökyüzü. 4. Ar. Liman.
- MİNE 1. Metal eşya üzerine vurulan renkli cam katmanı. 2. İnce ve parlak nakış. 3. Çiçekleri başak durumunda, alacalı, mavi veya menekşe renginde, ıtırlı bir bitki.
- MÜGE İnci çiçeği.
N
- NAZ Kendini beğendirmek için yapılan davranış, cilve.
- NAZAN Nazlanan, nazlı, cilveli.
- NEHİR 1. Akarsu; ırmak. 2. Çok, bol, fazla.
- NEVA 1. Ses, ahenk, nağme. 2. Refah, mutluluk.
- NEVİN Yeni, çok yeni.
O
- OLCAY 1. Baht, talih, şans. 2. Bahtlı, talihli.
- OYA 1. Genellikle ipek ibrişim kullanılarak iğne, mekik, tığ veya firkete ile yapılan ince dantel. 2. mec. İnce, güzel, nazik.
- OYLUM 1. Vadi, koyak. 2. Çukur, oyuk.
- OYTUN 1. Kutsal, mübarek. 2. Beğenilen, güzel yer. 3. Alçak yer, ova.
Ö
- ÖZGE 1. Başka. 2. Yabancı. 3. İyi, güzel. 4. İki dağ arasındaki dereciklerin birleştiği yer. 5. Şakacı. 6. Cana yakın, sıcakkanlı.
- ÖZGEN Özü geniş, rahat, sakin kimse.
- ÖZGÜ 1. Kutsal. 2. Özellikle birine ya da bir şeye ait olan.
P
- PELİN Bileşikgillerden, yapraklarında acı, ıtırlı bir madde bulunan, hekimlikte ve içki yapımında kullanılan bir bitki.
- PERÇEM 1. Kâkül. 2. Yele. 3. Mızrak, bayrak gibi şeylerin başlarına konan püskül.
- PEREN Ülker yıldızı.
- PERİHAN 1. Büyücü; perileri davet eden. 2. Periler hükümdarı.
- PİRAYE Süs; ziynet.
R
- RABİA 1. Dördüncü. 2. Saatteki salisenin altmışta biri. 3. Tanzimat`tan sonra memurlukta bir rütbe.
- RANA Güzel, göze hoş görünen.
- RENGİN 1. Renkli, parlak renkli. 2. Güzel, hoş. 3. Süslü.
- REYHAN Güzel kokulu bir süs bitkisi, fesleğen.
- RUŞEN Aydın, parlak.
- RÜYA 1. Düş. 2. Hayal; umut.
S
- SERTAP İnatçı, direngen.
- SILA Doğup büyüdüğü yere gidip, ayrı kaldığı yakınlarına kavuşma.
- SİBEL 1. Buğday başağı. 2. Henüz yere düşmemiş yağmur damlası.
- SİMAY Gümüşten ay, gümüş gibi parlak ay.
- SİNEM “Gönlüm,yüreğim; çok sevdiğim” anlamında kullanılır.
- SUDE 1. Sürmüş, sürülmüş. 2. Ezilmiş, dövülmüş.
- SÜREYYA Ülker yıldızı.
Ş
- ŞEBNEM Havada buğu durumunda iken gecenin serinliğiyle yerde veya bitkilerin üzerinde toplanan su damlacıkları, çiy.
- ŞENAY Parlak, canlı, neşeli ay.
- ŞEVVAL Hicri takvime göre yılın onuncu ayı; ilk üç günü Ramazan Bayramıdır.
- ŞEYDA Çılgın; çok tutkun, âşık.
- ŞİMAL Eski dilde kuzey
- ŞULE Alev, ateş alevi.
- ŞÜKRAN İyilik bilme, gönül borcu.
T
- TUBA 1. Güzellik, iyilik, hoşluk. 2. Cennette bulunduğuna inanılan, dalları bütün cenneti gölgeleyen ilâhî ağaç. TUĞÇE Küçük tuğ.
- TUNA 1. Çok, bol. 2. Yavru. 3.Karaormanlardan doğan, Karadeniz`e dökülen, Avrupa`nın Volga`dan sonra en uzun ırmağı. 4. Görkemli, gösterişli.
U
- UĞUR Kimi şeylerde, insanlarda görülen ve iyilik getirdiğine inanılan belirti veya iyilik kaynağı.
- UMAY 1. Orhun Yazıtları´nda geçen, çocukları ve hayvan yavrularını koruduğuna inanılan kadın Tanrı. 2. Devlet kuşu.
- UMUT Ummaktan doğan güven duygusu, ümit.
- UTKU Üstünlük, zafer.
Ü
- ÜLKEM Yurdum, vatanım.
- ÜLKER Boğa burcunda yedi yıldızdan oluşan takım. Ülkü Amaç edinilen, ulaşmak istenen şey.
- ÜLKÜ Amaç edinilen, ulaşılmak istenen şey.
- ÜMİT Umut
V
- VERDA Gül.
- VUSLAT 1. Ulaşma, yetişme. * 2. Kavuşma, sevgiliye kavuşma.
Y
- YAĞMUR Hava yuvarındaki su buğusunun yoğunlaşmasıyla oluşan ve yeryüzüne düşen yağışın sıvı durumunda olanı.
- YALIN 1.Gösterişsiz, sade. 2. Alev, ateş.
- YANKI Sesin bir yere çarpıp geri dönmesiyle duyulan ikinci ses, ses yansıması.
- YAPRAK Bitkilerin solunumunu sağlayan, çoğunlukla yeşil ve türlü biçimlerdeki bölümü.
- YASEMİN Beyaz, kırmızı veya sarı renkli, kokulu çiçekler açan bir ağ
Z
- ZEHRA Yüzü pek beyaz ve parlak olan.
- ZEREN Anlayışlı, kavrayışlı, zeki.
- ZERRİN 1. Altından yapılmış. 2. Altın gibi sarı, parlak. 3. Fulya.
Erkek Bebek İsimleri / Kız Bebek İsimleri
A
- ACAR Atılgan,çevik, Gürcü soyundan
- ACUN Evren, kainat
- ABDULLAH Allahın kulu
- ADAL Ün kazan
- ADAR Uygur metinlerinde geçen bir Türk adı; olgunluk, erginlik; omuzdaş
- ADNAN İnsanlardan üstün olan; Vatan tutmak; Cennetin orta yerinin adı
- ADSAY Moğol hakanlarından biri (Ölümü 1434)
- AFŞİN Zırh,silah; Sultan Alparslan’ın komutanlarından biri
- AHSEN En güzel
- AKAL Beyaz ve kırmızı
- AKAN Akmakta olan
- AKANAY Akıp giden ay
- AKARSU Sürekli akıp giden su
- AKDORA Karlı dağın doruk noktası
- AKEL Eli uğurlu anlamında
- AKIN Düşman topraklarına yapılan saldırı. Birşeyin ardıarkası kesilmeyen geliş durumunda olması
- AKINALP Savaşan yiğit kişi
- AKGİRAY Temiz ve yaraşır
- AKGÜN Parlak gün, uğurlu gün
- AKSOY Temizsoy, paksoy; Uğurlu soy, kutlu soy
- AKSU Kayalardan sızan tatlı ve duru su. Anadolu’da birçok akarsu ve yer adı.
B
- BABÜR Büyük Moğol devletini kuran hükümdarın adı
- BAHA Değer, kıymet, üstünlük
- BAHADIR Savaşlarda yılmazlığıyla üstünlük kazanan kişi
- BALKAN Sarp ve ormanlık sıradağlar
- BALKAR Kafkasya’da yaşayan Kıpkaç’ların bir kolu
- BALKIR Şimşek
- BARAN Direnci kıran, ulu, yüksek
- BARBAROS Avrupa’lılar tarafından Hayrettin Paşa’ya verilen isim
- BARIŞ Savaşın bittiğinin bir anlaşmayla belirlenmesinden sonraki durum
- BARLAS Cenkçi, savaşçı
- BARTU En eski Türk hanlarından biri
- BAŞAR Başarılı ol anlamında
- BATIN Karın, kuşak, nesil
- BATU Güçlü, kuvvetli
- BATUHAN Batının hanı; Güçlü, kuvvetli han
- BATUR Savaşlarda yılmazlığıyla üstünlük kazanan kişi
- BATURALP Yiğitler yiğidi
C
- CAN Yaşamı sağladığına ve ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan soyut varlık
- CANALP CAN+ALP=Cana yakın, sevimli yiğit
- CANBERK Sağlam, canlı, metin
- CANDAŞ Candan, değerli dost
- CEM Hükümdar,şah
- CEMRE Şubat ayında birer hafta aralıklarla önce havada, sonra suda ve en sonra toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi “Bu cemre sözü Arapça kor ateş manasındadır.”
- CENK Savaş
- CESUR Cesaretli,gözüpek,korkusuz
- CEYHAN Akdeniz bölgesinde bir nehir
Ç
- ÇAĞDAŞ Çağın koşullarına uyguna uygun; Aynı çağda yaşayan
- ÇAĞHAN Çağın hanı; Çağdaş han
- ÇAĞIL Çağlamak eyleminden çağıl; Küçük taş parçacıkları, çakıl
- ÇAĞIN Yıldırım; Çağa ilişkin
- ÇAĞLAR Çağlayan, çağlayıp akan; Şelale
- ÇAĞLAYAN Köpürerek yüksekten düşen su
- ÇAĞRI Davet
- ÇAKABEY Oğuzlarda bir Türk beyi
- ÇAKIR Göz rengi mavi, benekli
- ÇELİK Özel bir metal alaşımı; Sağlam
- ÇETİN Çözümlemesi güç olan
D
- DAĞHAN Oğuz tanrılarından biri; Yerkabuğunun çıkıntılı bölümleri; Eski Türklerde dağ tanrısı
- DALAY Deniz
- DALGA Denizin rüzgarlı havada kabarıp kıyıya sürüklenmesi; Hareketli su kütlesi
- DARCAN Sabırsız, aceleci
- DEĞER Yüksek nitelikleri olan kimse
- DEHA İnsan zekasının ulaştığı en yüksek nokta
- DEMİR Yeraltından çıkarılan işlemeye çok elverişli bir metel
- DENİZ Yerkabuğunun çukur bölümlerini kaplayan birbirine bağlantılı tuzlu su yığını; derya
- DENİZHAN DENİZ+HAN
- DERİN Çok gelişmiş, çok ilerlemiş
- DERMAN Güç
- DESTAN Efsane
- DEVRAN Zaman; devir
- DEVRİM Hızlı,geniş kapsamlı niteliksel değişim
- DİNÇ Güçlü ve sağlıklı kimse
- DİRİM Yaşama gücü
- DOĞA Yaradılış ve yapı özelliklerinin tümü; tabiat
- DOĞAÇ Önceden düşünülüp hazırlanmadan ortaya çıkan düşünce, eylem
- DOĞAN Kartalgillerden alıştırılarak kuş avında kullanılan yırtıcı bir kuş
E
- ECEVİT Çevik, atılgan
- EDİZ Yüksek yer, herşeyin yükseği
- EFE Batı Anadolunun yiğidi
- EFKAN Çığlıklar, inlemeler
- EFLATUN Açık mor
- EFSUN Büyü
- EGE Yaşça büyük,ulu
- EGEHAN Engin denizlerin hükümdarı
- EGEMEN Gücü yeter olup buyruğunu yürüten
- EKİM Sonbahar mevsiminde bir ay; Toprağı ekme eylemi
- EKİN Tahılın tarlaya atılmasından harman oluncaya kadarki adı
- ELÇİ Uzlaştırmacı
- ELGİN Yurdundan evinden uzak düşmüş kişi
- ELHAN Nameler, ezgiler
- EMİR Buyruk, komut
- EMRAH Saz çalıp, oynayan
- EMRE Dost, beylerbeyi, büyük erkek kardeş
F
- FERRUH Uğurlu, kutsal
- FETHİ Fetih ile ilgili
- FEVZİ Zaferle ilgili; Galip, üstün gelen anlamında
- FEYEZAN Su baskını ,sel
- FEYYAZ Bol,verimli,gür
- FEYZULLAH Allahın bilimi
- FEZA Uzay
- FIRAT Türkiye’nin en uzun nehrinin adı
- FİKRET Düşünce, akıl, anlayış
- FİKRİ Düşünceyle ilgili
- FUAT Kalp, gönül
- FURKAN İyi ile kötü arasındaki farkı gösteren herşey
G
- GİRAY Eskiden Kırım hanlarının ve han ailesinden olan prenslerin kullandığı san.
- GÖKALP Mavi gözlü yiğit.
- GÖKÇE 1. Güzel, gösterişli kimse. 2. Yiğit, cesur. 3. Mavi gözlü kimse.
- GÖRKEM 1. Gösteriş, heybet. 2. İyi gelişmiş, gürbüz.
H
- HAKAN 1. Türk, Moğol ve Tatar hanları için “hükümdarlar hükümdarı” anlamında kullanılan bir unvan. 2. Osmanlı padişahlarına verilen unvan.
- HALİL Sadık, samimî, dost.
- HALUK İyi ahlâk sahibi, iyi huylu, geçimli kimse.
- HASAN 1. Güzel.
I
- ILGAZ 1. Atın dört nala koşması. 2. Hücum, akın. 3. Çankırı ilinin ilçe merkezi. 4. Anadolu’da bir dağ adı.
- ILGIN 1. Serap, belli belirsiz görünme.
İ
- İBRAHİM İbranice’de hakların babası anlamındadır.
- İHSAN 1. İyilik etme, iyilik. 2. Bağış, bağışlama. 3. Bağışlanan şey.
- İLKER İlk doğan erkek çocuklara verilen adlardan biri.
- İSMAİL Kutsal kitaplarda adı geçen, ibrahim Peygamberin oğlu olan İbranî peygamberi.
- İSMET 1. Masumluk, günahsızlık, temizlik. 2. Haramdan çekinme, namus.
K
- KAĞAN 1. Hanların hanı, hükümdar. 2. Tarihte Çin ve Moğol hükümdarlarına verilen ad.
- KAYRA Büyük bir kimseden gelen iyilik, ihsan
- KEMAL 1. Olgunluk, yetkinlik, eksiksizlik. 2. En yüksek değer. 3. Erdem, bilgi.
- KEREM 1. Soyluluk. 2. Cömertlik, el açıklığı, bağış.
- KIVANÇ 1. Övünç, iftihar
- KORCAN Ateşli, canlı, hareketli kimse.
- KUTAY 1. Kutlu, uğurlu ay. 2. İpek, ipekli kumaş.
- KÜRŞAT Göktürk prenslerinden birinin adı.
L
- LAÇİN 1. Bir cins şahin. 2. Sarp, yalçın. 3. Şiddetli.
- LEVENT 1. Osmanlı donanmasında ve kıyılarda görev yapan asker sınıfı. 2. Yiğit denizci. 3. Boylu boslu yakışıklı kimse.
- LÜTFİ 1. İyilik ve güzellikle ilgili. 2. İhsan, bağışla ilgili
M
- MAHMUT Övülmeye değer
- MAZHAR 1. Bir şeyin göründüğü çıktığı yer. 2. Şereflenme, onurlanma.
- MELİH Güzel, şirin, sevimli.
- MERİÇ Balkan yarımadasının güneydoğu kesiminden geçen akarsu.
- MERT 1. Erkek. 2. Özü sözü doğru olan.
- METE Büyük Türk-Hun İmparatoru. (M.Ö. 209-174)
N
- NECATİ Kurtuluşla ilgili; kurtulmuş.
- NEDİM 1. Sohbet arkadaşı. 2. Güzel öykü anlatan, tatlı konuşan. 3. Ünlü Osmanlı şairi.
- NEVZAT Yeni doğmuş, yeni doğan çocuk.
- NİHAT Doğa, huy, yaradılış
- NİYAZİ 1. Yalvarma, yakarma. 2. İstek. Arzu. 3. Dua.
O
- OĞUZ 1. Sağlam, gürbüz, güçlü delikanlı. 2. Temiz kalpli, dost, iyi arkadaş. 3. Kır adamı, köylü. 4. Saf, deneyimsiz kimse. 5. Türklerin en büyük boylarından birinin ve bu boydan olan kimselerin adı.
- OKAN 1. Anlayışlı. 2. Tanrı, ogan.
- OLCAY 1. Baht, talih, şans. 2. Bahtlı, talihli.
- ONUR 1. İnsanın kendine karşı duyduğu saygı. 2. Başkalarının gösterdiği saygının dayandığı değer, şeref.
Ö
- ÖMER 1. Yaşama, yaşayış; hayat, canlılık. 2. İkinci halife.
- ÖZGE 1. Başka. 2. Yabancı. 3. İyi, güzel. 4. İki dağ arasındaki dereciklerin birleştiği yer, derenin başlangıcı. 5. Şakacı. 6. Cana yakın, sıcakkanlı. 7. Yürekli, gözü pek.
- ÖZGEN Özü geniş, rahat, sakin kimse.
- ÖZGÜ 1. Kutsal. 2. Özellikle birine ya da bir şeye ait olan.
- ÖZGÜN 1. Nitelikleri bakımından benzerlerinden ayrı ve üstün olan. 2. Yalnız kendine özgü bir nitelik taşıyan.
P
- PAMİR Herşeye gücü yeten
- POLAT 1. Çelik. 2. Güç, kuvvet.
- POYRAZ 1. Kuzeydoğudan esen soğuk rüzgâr. 2. Kuzey yönü.
R
- RECEP 1. Gösterişli, heybetli. 2. Arabî ayların yedincisi ve kutsal sayılan üç aylardan birincisi.
- RIFAT Yükseklik, yücelik, büyük aşama.
- RUŞEN Aydın, parlak.
- RÜSTEM 1. Yiğit, kahraman. 2. İran’ın efsanevi ünlü pehlivanı ve savaşçısı.
- RÜZGAR 1. Zaman, devir. 2. Dünya. 3. T. Yel.
S
- SALİH 1. Elverişli, iyi, uygun, yakışır. 2. Yetkisi hakkı olan. 3. Dinin buyruklarına uygun harekette bulunan.
- SAMET Sonsuz, ebedi
- SARP 1. Çetin, sert, şiddetli. 2. Dik, çıkılması ve geçilmesi güç.
- SELÇUK Güzel konuşma yeteneği olan, uz dilli.
- SELİM Sağlam, kusursuz, doğru.
Ş
- ŞADAN Sevinçli, keyifli, hoşnut.
- ŞAKİR Şükreden, durumundan memnun olan (kimse).
- ŞENOL “Şen ve mutlu ol” anlamında kullanılır.
- ŞİNASİ Tanımaya, anlamaya özgü, tanımak, bilmekle ilgili.
T
- TAMER Tümüyle nitelikli kişi.
- TARIK Sabah yıldızı, Venüs.
- TAYLAN 1. İnce, kibar, güzel, boylu boslu kimse (genç) 2. Çok yağmur yağmasına karşın işlenebilir durumda toprak.
- TEOMAN Hun İmparatoru Mete´nin babası.
- TOLGA Savaşçıların başlarına giydikleri demir başlık.
U
- UĞUR 1. Kimi olaylarda görülen ve insana iyilik getirdiğine inanılan belirti ya da kimi nesnelerde olduğuna inanılan iyilik kaynağı. 2. İyilik, şans, talih, baht. 3. Fırsat, tesadüf.
- ULAŞ Amacına ermiş, isteğine kavuşmuş.
- UMUR Görgü, bilgi, deneyim.
- UMUT Ummaktan doğan güven duygusu, ümit.
- URAS Talih, şans.
Ü
- ÜLKER Boğa burcunda yedi yıldızdan oluşan takım. Ülkü Amaç edinilen, ulaşmak istenen şey.
- ÜMİT Umut
- ÜNAL Adın duyulsun, tanın, ün kazan.
- ÜNSAL Adın duyulsun, ünlen.
V
- VEDAT Sevgi, dostluk.
- VEFA 1. Sözünde duran, dostluğu sürdüren. * 2. Yetişme, yetme. 3. Ödeme.
- VELİ 1. Sahip. 2. Ermiş, eren. 3. Bir çocuğun her türlü durumundan sorumlu olan kimse.
Y
- YAĞIZ 1. Esmer. 2. Doru. 3. Yiğit. 4. Bakımlı hayvan.
- YAKUP 1. Erkek keklik. 2. İbranicede “Takip eden, izleyen” anlamındadır.
- YALIN 1. Gösterişsiz, süssüz, sade. 2. Alev, ateş. 3. Taş, büyük kaya. 4. Çıplak, örtüsüz.
- YANKI Sesin bir yere çarpıp geri dönmesiyle duyulan ikinci ses, ses yansıması.
- YAREN Arkadaş, yakın dost.
- YILMAZ Yılmayan, bıkmayan, azimli, sebatlı.
Z
- ZEKİ Anlayışlı, kavrayışlı, zekâ sahibi