1. Ay Bebek Gelişimi

Gözlerinizin içine bakmasına az kaldı

Bebeğinizin görüşü hala net değil. Bebekler doğduğunda sadece yakın görüşleri gelişmiştir. İlk doğduklarında görüş mesafesi 6-12 cm’dir. Şuan henüz gözlerinizin içine bakmıyorsa, endişelenmeyin. İlk ay içerisinde yani sizi tanıdıkça göz teması kurmak ilgisini çekmeye başlayacaktır.

Araştırmalar bebeklerin yüzlere bakmayı diğer renkler ve desenlerden daha çok tercih ettiğini gösteriyor.

 

Süt üreten bezeleriniz çalışmaya başladı

Doğumdan sonraki 2 veya 4 gün içerisinde göğüsleriniz dolmaya, sütünüz gelmeye başlayacak. Konjestiyon olarak da bilinen bu sürecin yan etkilerinden dolayı anneyi biraz rahatsız günler bekliyor. Çünkü bedeniniz hem göğüslerinizdeki bezelerden süt üretiyor hem de doğumdan sonra düşen hormon düzeylerinize alışmaya çalışıyor.

Göğüsleriniz gergin, sertleşmiş ya da vücut ısınızın üzerinde bir sıcaklıkta olabilir. Bu hisler sizi emzirmekten vazgeçirmesin. Konjestiyon geçici bir durumdur ve bebeğinizin sürece alışmasıyla son bulur.

 

Bebeğiniz alışana kadar rahatsızlığınızı giderecek pratik öneriler:

  • Ilık duş alın.
  • Emzirmeden önce göğüslerinize ılık kompres uygulayın.
  • Emzirmeye başlamadan önce göğsünüzden biraz süt pompalayın ki sonrasında bebeğiniz daha rahat emebilsin.
  • Destekleyici bir sutyen kullanın.
  • Bebeğinizi 2-3 saat aralıklarla emzirin. Ne kadar sık emzirirseniz o kadar rahat hissedersiniz.
  • Bolca sıvı tüketin.
  • Emzirdiğiniz göğsü değiştirin.
  • Emzirdikten sonra ılık kompres uygulayın

 

3 adımda Sarılık

1. Sarılık nedir?

Sarılık göz ve cildin sarılaşması durumudur. Bebeğiniz sarılık ise, cildine biraz baskı uygulayarak bu sarı rengi görebilirsiniz. Çoğu sarılık vakası doğumdan 2-3 gün sonra – yani taburcu olduktan sonra- oluşur. Bu yüzden durum hakkında bilgilenmeniz ve süreci takip etmeniz önemlidir.

2. Sarılığın nedenleri nelerdir?

  • Yeni doğmuş bir bebeğin ihtiyacından fazla kan hücresi vardır. Çoğu zaman, henüz tam anlamıyla gelişmemiş ciğeri onları yeterince hızlı işleyemez ve Bilirubin olarak bilinen bir pigment oluşur. Bu pigmentin büyük bir kısmı, bebeğin dışkısında vücuttan çıkar.
  • Erken doğan, genetik hastalığı veya enfeksiyonu olan bebekler özellikle daha hassas olurlar.
  • Sarılık anne sütü ile doğru ve yeterli şekilde beslenmeyen bebeklerde de görülebilir. Çünkü Bilirubini atmak için yeterli dışkı oluşmaz.
  • Anne sütü ile beslenen bebeklerde sarılık genelde 2 hafta içinde belirir. Eğer sarılık ilk 24 saatte belirirse bu durum kan uyuşmazlığı, enfeksiyon ya da ciğerde sorun olduğu anlamına gelebilir.

3. Endişelenmeli miyim?

Çoğu sarılık vakası zararsızdır ve tedavi gerektirmez. Bebeğinizin sarılık olduğundan şüpheleniyorsanız doktorunuz kan örneği alıp Bilirubin değerlerini ölçmek isteyebilir. Bu işlem için genelde bebeğin topuğundan, çok az bir miktarda kan örneği alınır.

 

Gerçek dünyaya alışıyor

Karnınız bebeğiniz için sıcak ve rahat bir ortamdı; orada keyfi yerindeydi. Şimdi gerçek dünyaya ve duygularına alışması biraz zaman alacak. Şuan hemen hemen tüm vaktini sadece uyku, aktif ve pasif uyanıklık hali içinde geçiriyor. Bu yüzden henüz karakterine dair izlenimleriniz olması zor.

O sizinle sadece ağlayarak iletişim kurabiliyor olsa da, siz onunla konuşabilirsiniz. Çünkü sizin sesinizi diğer seslerden ayırabiliyor. Tutulmak, öpülmek, sevilmek ve ona ilgi duyulması çok hoşuna gidiyor. Sizi gördüğünde ya da duyduğunda mutlu oluyor.

 

Streslisiniz ama geçecek

Şuan en iyi hissetmeniz gereken dönemlerden birindesiniz; doğum telaşını atlattınız ve bebeğiniz kollarınızda. Ama yine de endişeli ve kaygı dolu hissediyor olabilirsiniz. Bebeğinizle vakit geçirdikçe ne kadar tecrübesiz olduğunuzu fark ediyor ve bu yüzden aşırı stres altında hissediyor olabilirsiniz. Doğumdan sonra yaşadığınız hormonel bozukluklar da ruh halinizi etkiliyor ve depresif hissetmenize neden oluyor.

Bu duyguların normal olduğunu unutmayın. Duygularınızı güvendiğiniz ve sevdiğiniz insanlarla paylaşabilir, çocuğu olan insanlar ya da yakınlarınızla fikir alışverişinde bulunabilirsiniz. Eğer bu olumsuz hisleriniz birkaç haftadan daha fazla sürer ya da şiddetlenirse doktorunuzu arayın.

 

3 adımda Ani Bebek Ölümü (SIDS) Riski

1. Ani Bebek Ölümü (SIDS) Riski nedir?

Ani bebek ölümü, beşik ölümü olarak da bilinir. Bir yaşından küçük bir bebeğin ani ve nedensiz şekilde hayatını kaybetmesine Ani Bebek Ölümü (SIDS) denir.

2. Endişelenmeli miyim?

Ani Bebek Ölümü 1 ile 12 ay arasındaki çocukların en yaygın ölüm nedeni olsa da, çok nadir görülür. Yılda 2500 bebek Ani Bebek Ölümü sonucu hayatını kaybediyor ve bu genelde 2 ile 4 aylık bebeklerde görülüyor. (Bu oran 1000’de 1’den küçüktür).

Tam nedeni bilinmese de, bu faktörler riski yükseltir:

  • Sigara içen bir ebeveyn veya bakıcı
  • Bebeğin yüz üstü uyuması
  • Erken doğum
  • Fazla yumuşak bir yüzeyin üstünde uyuması
  • Düşük kilolu doğum
  • Çok sıcak bir ortamda uyuması

3. Riski nasıl azaltabilirim?

  • Bebeğinizi her zaman sırt üstü yatırın. Doktorlar bu pratiği 1992’de tavsiye etmeye başladıktan sonra, Ani Bebek Ölümü %50 oranında azalmıştır. Bebeğinizin ağzını kapatarak solunumunu engelleyebileceği için, yatağında bulunan yumuşak objeleri, yastık ve oyuncakları kaldırın.
  • Bebeğinizin kafasını örtmeyin.
  • İlk aylarında bebeğinizle uyumanız tavsiye edilmez. Eğer bebeğinizle uyumayı tercih ediyorsanız, yakınında yumuşak objelerin olmamasına ve yatağın düz olmasına dikkat edin.
  • Bebeğinizin yakınında asla sigara içmeyin ve içilmesine izin vermeyin.

 

Anne olmaya alışıyorsunuz

Bazı anneler, ilk andan itibaren oluşan şiddetli bir sevgiden bahsederler. Bu düşünce diğer annelere ya da anne adaylarına bağlanma sürecinin bu şekilde gelişmesi gerektiği algısı yaratır. Fakat bağlanma, sadece ve bir anda doğumhanede gerçeklesen bir şey değildir; birçok anne için bağlanmak daha uzun zaman alır.

Bebeğinizle olan ilişkiniz aslında diğer ilişkilerinizden farksızdır. Bu duygunun gelişmesi zaman alabilir. Eğer haftalar sonrasında da hala bebeğinize yabancı hissediyorsanız, doğum sonrası depresyonu yaşıyor olabilirsiniz. Bu durumda doktorunuzu aramanız önerilir.

 

3 adımda Kolik

1. Kolik nedir?

Kolik sağlıklı bir bebeğin durmaksızın ağlamasına denir. İlk 3 ayda bebeklerin yüzde 10-25’ini kolikten etkilendiği düşünülür. İlk üç ayda, çocuklar bütün hayatları boyunca ağladıklarından daha fazla ağlarlar fakat Kolik farklıdır. Kolik nöbetleri genelde akşam saatlerinde aniden başlar ve bebek saatlerce rahatlatılamaz.

2. Kolik’in nedenleri

Kolik’in nedeni tam olarak bilinmese de, gelişmemiş sindirim sisteminden, alerjenlerden ya da gelişen sinir sisteminden kaynaklandığı düşünülmektedir.

3. Ne yapabilirim?

Her bebek farklıdır ve farklı şekillerde rahatlar. Onu rahatlatmak için çeşitli yöntemler deneyerek hangisinin işe yaradığını tespit edebilirsiniz.

  • Rahminizin bebeğinize sağladığı ortama benzer bir ortam yaratabilirsiniz.
  • Bazı bebekler seslerden veya süpürge, bulaşık makinesi gibi tekrarlayan seslerden hoşlanır. Bu tip sesler büyük ihtimalle rahminizin içinden duyduğu seslere benzer.
  • Sıcak bir banyo, sıcak su torbası, karnına ılık bir havlu koymak onu biraz rahatlatabilir. Bazı ebeveynler eczanelerde satılan, gaza iyi gelen ilaçlarının Kolik semptomlarını hafiflettiğini söylüyor. Doktorunuzun önerdiği bir gaz ilacı kullanabilirsiniz.
  • Bebeğinizi ağlarken duymak yorucu ve moral bozucu olacaktır. Size yardımcı olabilecek birisinin olması yararlı olabilir.
  • Eğer bebeğinizin ağlaması acılı ve çığlık şeklindeyse veya ateşi varsa, kilo alması durduysa doktorunuza bildirin; bu semptomlar sağlık problemi olduğunu gösterebilir.

 

Sesiniz onu rahatlatıyor

Bebeğiniz duygularını ifade etmek için çeşitli sesler çıkarıyor. Hatta gülüyor ve çığlık atıyor. Bebeğinize benzer seslerle yanıt vermeniz önemlidir. Eğer yapmanız gereken işler varsa, bebeğiniz sesinizi diğer odadan duymaktan hoşlanacaktır. Bebeğinize bu şekilde yanıt vermekten çekinmeyin, böylece bebeğiniz iletişimin amacını öğrenmeye başlar.

 

Endişeli değil, mutlu olun

Artık anne olduğunuz için dünyanın en mutlu insanı olsanız bile, bazı hayal kırıklıkları hissetmeniz doğaldır. Sağlık sorunları olan bebeklerin ebeveynleri özellikle bu duruma karşı hassastırlar.

Ama kendinizi suçlu hissetmemeli, bunun yerine zorlukları aşmak için tüm enerjinizi bebeğinize ve kendinize vermelisiniz.

 

3 adımda aşılar

Bebeğinizin aşı programı için mutlaka doktorunuza veya ilgili sağlık mensubuna danışınız.

1. Bebeğim neden bu kadar çok aşı olmak zorunda?

Hiç bir ebeveyn bebeğinin aşı olmasını veya ilaç kullanmasını görmekten hoşlanmaz. Fakat aşılar çok ciddi hastalıkları önlemek için vardırlar.

2. Nasıl çalışırlar?

Aşılar bozulmuş veya zarifleştirilmiş virüs veya bakteri içerir. Bebeğiniz aşı olduktan sonra, bağışıklık sistemi bu zayıf virüs/bakterilere karşı antikor geliştirir ve böylece gerçek virüsle karşılaşınca koruma sağlanır.

3. Aşı programı nasıl ilerler?

İlk senede olunan aşılar

1. ay : Hepatit B aşısı
2. ay : BCG (verem) aşısı (3. veya 4. ayda yapılabilir). Karma DBT (Difteri-Boğmaca- Tetanoz) + Çocuk Felci + HIB aşısı +  Konjuge Pnömokok aşısı± Rotavirüs
4. ay : Karma + Çocuk Felci + Hib aşısı + Rotavirüs ± Konjuge  Pnömokok aşısı
6. ay : Karma + Çocuk Felçi + Hib aşısı + Hepatit B aşısı ± Konjuge Pnömokok aşısı
12. ay : Kızamık + Kızamıkcık + Kabakulak aşısı